top of page

Anayasa Mahkemesi "Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)" Düzenlemesini İptal Etti.

  • Nurhan Polat
  • 1 Ağu 2023
  • 3 dakikada okunur

Anayasa Mahkemesi, 01.06.2023 tarihinde verdiği ve 01.08.2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan kararı ile Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesinde düzenlenen Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) düzenlemesini iptal etmiştir. İptal kararı, 01.08.2023 tarihinden başlayarak 1 yıl sonra yürürlüğe girecektir.


Anayasa Mahkemesi Kararı HAGB

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) nedir?


Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kanunda belirtilen şartların sağlanması ve yükümlülüklerin yerine getirilmesi halinde kamu davasının düşürülmesi sonucunu doğuran, kişilere hiç suç işlememiş sayılma imkanını sağlayan bir kurumdur.


HAGB Kararı Verilmesinin Koşulları:

  • Mahkeme mahkumiyet hükmünü kurmuş ve cezayı belirlemiş olmalıdır.

  • Hükmedilen cezanın ya adli para cezası ya da iki yıl veya daha az süreli hapis cezası olması gerekmektedir.

  • Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmiş olması gerekmektedir.

  • Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması gerekmektedir.

  • Mahkemece sanığın yeniden suç işlemeyeceği konusunda kanaate varılması gerekmektedir.

  • Zararın giderilmesi gerekmektedir.

HAGB Kararı Verilmesinin Sonuçları:

  • Mahkumiyet hükmü, hüküm doğurmaz.

  • Sanık 5 yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur.

  • Açıklanması geri bırakılan hüküm kurulurken hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.

HAGB Kararına Karşı Kanun Yolu:

  • Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı itiraz edilebilir.

  • Sanık, kararı istinaf etmek istiyorsa, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemez. Sanık, HAGB kararı istiyorsa, kararı istinaf edemez.


Anayasa Mahkemesi Kararı HAGB


ANAYASA MAHKEMESİ HAGB İPTAL KARARININ GEREKÇESİ




  1. Sanığa hakkında HAGB kararı verilmesini isteyip istemediği yargılamanın sona ermesinden önce sorulmaktadır. Bu durum ise henüz hakkında kurulmuş bir mahkûmiyet hükmü bulunmayan sanığı mahkûmiyet tehdidinin varlığı karşısında savunmasız duruma sokmakta ve henüz doğmamış olan istinaf kanun yoluna başvuru hakkından peşinen feragat etmeye zorlamaktadır. Sanık, hakkında HAGB kararı verilmesini kabul etmekle birlikte istinaf kanun yoluna başvurma hakkından feragat etmektedir. Sanığın geçerli bir feragat iradesi olmaksızın kanunen tâbi olduğu istinaf yoluna başvurusunun imkânsız kılınması -alternatif bir denetim mekanizması getirilmiş olsa bile- hükmün denetlenmesini talep etme hakkı ile mahkemeye erişim hakkını sınırlamaktadır.

  2. Ceza yargılaması sonunda mülkiyetin kamuya geçirilmesi sonucuna yol açan müsadere kararı, mülkiyet hakkına sınırlama getirmekte olup mülkiyetin kamu yararına kullanımının kontrol edilmesidir. Kamu yararı ile kişilerin mülkiyet hakkının korunması arasında olması gereken adil denge bozulmakta ve ölçülü değildir.

  3. Cezasızlık, işlenen bir suçun somut olarak cezasız kalmasını ifade etmektedir. Cezasızlık; kötü muamele fiillerine yönelik olarak sorumluların adalet önüne çıkarılmaması, işledikleri suçla orantılı bir biçimde cezalandırılmaması veya mahkûm edildikleri cezanın infazının sağlanmaması şeklinde ortaya çıkabilmektedir. İşlenen suç ile verilen cezalar arasında orantısızlık olması ya da hiç ceza verilmemesi durumunda bu tür eylemlerin önlenmesini sağlayabilecek caydırıcı bir etki ortaya koymaktan oldukça uzak kalınmaktadır. Kişi hakkında verilen HAGB kararı, ceza niteliğinde olmayıp kişiyi ceza tehdidi altında bırakmaktan ibarettir. Anayasa Mahkemesi daha önceki birçok kararında, HAGB kurumunun uygulanmasının sanığın infaz edilebilir bir ceza almaması sonucunu doğurduğunu ve bu kurumun uygulanmasında mağdurun muvafakati ya da mağdur açısından manevi bir telafinin sağlanmasının da aranmadığını dikkate alarak anılan geri bırakma kararının mağdur açısından yeterli ve etkili bir giderim sağlamadığını değerlendirmiştir.

  4. HAGB kurumuna yönelik bir başka değerlendirme de failin kamu görevlisi olduğu durumlara ilişkindir. Failin kamu görevlisi olduğu durumlarda hukuka aykırı ve son derece ciddi bir fiilin hiçbir şekilde hoş görülemeyeceği gözönünde bulundurulmalıdır. Bu bağlamda işkence veya kötü muamele gerçekleştirdiği tespit edilen kamu görevlisi fiilî olarak cezasız bırakılmamalıdır. HAGB kurumunun kamu görevlisinin görevi sebebiyle işlediği ve Anayasa’nın 17. maddesi anlamında işkence, eziyet ve kötü muamele kabul edilen suçlar bakımından uygulanmayacağına dair yasal düzenlemenin bulunmadığı görülmüş; ceza mahkemelerinin uygulamalarının da bu sorunu çözemediği anlaşılmıştır. Bu durum Anayasa’nın devlete yüklemiş olduğu faillere fiilleriyle orantılı cezalar verilmesi ve mağdurlar açısından uygun giderimin sağlanması yükümlülüğü ile bağdaşmamaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, Anayasa Mahkemesi hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kuralının Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, kuralın iptali nedeniyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını düzenleyen 231 nci maddesinin uygulanma imkânı kalmayan diğer hükümlerinin de iptallerine, İptal hükümlerinin kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından (01.08.2023) başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir.


Anayasa Mahkemesi Kararı HAGB


Resmi Gazete'nin linki aşağıdadır:



Commentaires

Noté 0 étoile sur 5.
Pas encore de note

Ajouter une note

© 2035 by FinancialServices. Powered and secured by Wix

bottom of page